Sözlükte “örgüt” ne demek?
1. Ortak bir amaç ya da eylemi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş kurumların ya da kişilerin oluşturduğu birlik, teşkilat, teşekkül.
2. Bir kuruluşa bağlı alt bölümlerin tümü.
Cümle içinde kullanımı
Örgütteki dosyası da çoktan dürülmüştü.
– T. Buğra
Örgüt kelimesinin ingilizcesi
n. organization, organism, organ, economy
Örgüt ne demek? (Ekonomi)
(Organization) Ortak bir amaç için bir araya gelmiş kişilerin oluşturdukları birlik, kurum, teşkilat, teşekkül. Ayrıca bir kuruluşun alt bölümleri ile birlikte oluşturduğu kurumsal yapının bütünü.
Örgüt nedir? (Felsefe)
Genel anlamda bir sistemin, bu sistem maddi ya da fikirsel, doğasal ya da toplumsal bir sistem olabilir öğelerinin bir yapı içinde düzenlenmesi. Dar anlamda, örgüt ya da örgütlenme denince, belirli bir iç yapısı olan, özgül hedeflere yönelen ve öğeleri -üyeleri, organları, parçaları vb.- bu hedeflerin gerçekleşmesine katkıda bulunan somut-tarihsel bir toplumsal kümelenme biçimini anlarız. Bu anlamda, örneğin devlet, Marksçı-Leninci parti, gençlik dernekleri, vb. birer örgüttürler. Toplumların tarihsel gelişimi boyunca, değişik örgütlenme biçimleri ortaya çıkmışsa da, hiç bir toplum, belirli bir derecede örgütlülük olmadan yaşayamaz.
Toplumların örgütlenme zorunluğu, üreticilerin planlı ortak çalışmasını gerektiren iş süreci içinde yatar. Üretim güçlerinin mevcut gelişim düzeyi tarafından belirlenen toplumsal iş bölümü, toplumsal üretim sürecinin tümünün düzenlenmesinde bir dayanaktır. Üretim araçlarının özel mülkiyetine dayanan sosyo-ekonomik kuruluşlarda üretim ilişkileri, toplumun uzlaşmaz sınıflara bölünmesine yol açarlar; buda, o toplumun politik örgütlenmesini belirler. Sınıf uzlaşmazlığı, bir yandan politik bir örgüt olan devletin varlığını koşullarken, egemen sınıflar da, devlet aracılığıyla kendi iktidarlarını kurar ve uygularlar; öte yandan çeşitli sınıfsal güçler, kendi çıkarlarını ve hedeflerini temsil etmek üzere, politik, ekonomik ve kültürel örgütlerini kurarlar. Böylece, her sosyoekonomik kuruluş, somut-tarihsel olarak belirlenmiş bir toplum örgütlenmesi sistemi, bir toplum düzeni oluşturur. İşçi sınıfı, daha kapitalist toplumda demokratik hakların ve özgürlüklerin savunulması ve çalışma ve yaşama koşullarının güvence altına alınması için-parti, sendikalar ve dernekler vb. biçiminde—kendi sınıfsal örgütlerini kurar. Marksçı-Leninci parti, sınıf örgütlenmesinin en yüksek biçimidir; örgütlülüğün en yüksek derecesini, bilinçliliğin en yüksek derecesiyle birleştirir. Sosyalist devrimin başarısından sonra işçi sınıfı, politik örgüt olarak sosyalist devleti kurar ve tüm toplumsal örgütün devrimci dönüşümünü sağlamak, sosyalist toplum düzenini kurmak için ondan bir araç olarak yararlanır.